Aveon Global Sigorta, 2022 yılı itibarıyla ruhsat alarak hayat dışı sigorta branşlarında faaliyet göstermeye başlamıştı. Ancak, 5 Aralık 2024 tarihinde Sigorta ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu (SEDDK) tarafından şirketin faaliyetleri askıya alındı. Bu bağlamda, şirkete dair yolsuzluk iddiaları da gündeme geldi. Şirketin o dönemdeki ortaklarından Ozan Özerk'in de aralarında bulunduğu toplam 10 kişi için gözaltı kararı çıkarıldı. Bu gelişme, İstanbul'da gerçekleştirilen bir operasyonda suç örgütü kurmak ve yasa dışı gelir aklamak iddiaları sonrasında yaşandı. Gözaltına alınan kişilerin mal varlıklarına da 402 milyon lira değerinde el konulmuş durumda.
Sigorta Şirketi Üzerinden Kara Para Aklama İddiaları
Gözaltına alınan şahıslar arasında yer alan Ozan Özerk'in ortak olduğu Aveon Global Sigorta A.Ş., suçlamalarla gündeme geldi. İddialara göre, bu şirket üzerinden “sigorta primi” adı altında büyük miktarda para akışı sağlanıyordu. Habere göre, şirketin Londra merkezli Aveon Global Holding tarafından kontrol edildiği ve suç gelirlerinin sigorta primleri veya ticari işlemler şeklinde finansal sisteme entegre edilerek aklandığı belirtildi. Bu tür işlemler, sigorta sektöründe illegal yollarla elde edilen gelirlerin meşrulaştırılması açısından dikkat çekici bir durum oluşturuyor. Mali suçların ve kara paranın aklanmasının farklı yöntemleri olduğunu gösteren bu örnek, aynı zamanda denetim mekanizmalarının ne denli önemli olduğunu da gözler önüne seriyor.
Davut Menteş Döneminde Yurtdışına Aktarılan Paranın Geri Dönüşü
Aveon Global Sigorta’nın 2024 yılı başlarında Trafik Sigortası ruhsatı için yaptığı üç başvuru ise reddedildi. SEDDK'nın Davut Menteş başkanlığı dönemindeki yaptırımları sonucunda şirketin faaliyetleri durduruldu. Ancak sektör kulislerinde, Menteş’in görev süresinde yurtdışına çıkarılan 380 milyon TL'nin geri getirildiği iddiaları sıkça konuşulmuştu. Bu olay, şirketin finansal durumu ve yönetim şekli hakkında önemli tartışmalara yol açtı. Öte yandan, Ozan Özerk'in bu paranın neden yurtdışına çıkarıldığına dair verdiği "Türkiye’deki bankacılık sistemine güvenmiyorum" yanıtı, sektörde büyük bir yankı buldu. Bu durum, hem mali sistemin güvenilirliği ile ilgili endişeleri hem de şirketin operasyonları hakkında kamuoyunda merak uyandırdı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Ozan Elektronik Para AŞ üzerinden yürütülen geniş kapsamlı bir soruşturmaya dair kritik bilgiler paylaştı. Terörizmin Finansmanının Önlenmesi ve Aklama Suçu Soruşturma Bürosu, örgüt kurma, yasa dışı bahis, tefecilik ve suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklama gibi suçlamalarla ilgili somut delillerin elde edildiğini duyurdu. Söz konusu soruşturma, önemli iddiaları barındırırken, özellikle spor müsabakalarında bahis ve şans oyunları düzenlemesiyle ilgili yasaların ihlal edildiğine dair detaylar içeriyor.
Suç Ağı ve Sahtecilik
Soruşturmanın boyutları, işin sadece basit bir yasadışı bahis olgusundan çok daha öte olduğunu ortaya koyuyor. Yapılan incelemelerde, suç gelirlerinin aklanmasında kullanılan yöntemlerin oldukça karmaşık ve sistematik olduğu belirlendi. Ozan Elektronik Para AŞ aracılığıyla elde edilen gelirlerin, pos tefeciliği adı verilen bir yöntem kullanılarak aklanmaya çalışıldığı ifade ediliyor. Bu bağlamda, yasadışı yollarla elde edilen gelirlerin, sanal pos cihazları üzerinden aktarılmak suretiyle gizlenmeye çalışıldığı tespit edildi.
Raporlar ve Yüksek Riskli İşlemler
Haber ajansı AA'nın edindiği bilgilere göre, soruşturma çerçevesinde MASAK, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası ve çeşitli bağımsız denetim kuruluşlarının hazırladığı raporların titiz bir şekilde incelendiği öğrenildi. Bu raporlarda, Libya ve Irak gibi yüksek riskli ülkelerden gelen ve kartlarla yapılan büyük tutarlı işlemlerin dikkat çektiği belirtildi. Özellikle tekrarlayan işlemler ile bu işlemler sonucunda gerekli gözlemlerin yapılmadığı ve alarmlara rağmen hiçbir önlem alınmadığı vurgulandı. Aynı kartların, farklı iş yerlerinde kısa sürelerle kullanılması da bu aktivitelerin aslında gerçek ticari faaliyetten uzak, tamamen bir para aktarım ağı olduğuna dair güçlü kanıtlar sundu.
Bu olay, suç şebekelerinin ne denli karmaşık yapılandığını ve suç gelirlerini aklamak için hangi ileri düzey yöntemleri kullanabileceklerini bir kez daha gözler önüne serdi. Soruşturmanın seyrine bağlı olarak, ilerleyen günlerde daha fazla detayın ortaya çıkması ve suçluların yakalanması bekleniyor.