Türkiye'nin reasürans alanındaki kapasitesini artırmak ve sigorta sektörünün sürdürülebilir büyümesini desteklemek için 2019 yılında T.C. Hazine ve Maliye Bakanlığı'nın sermayesiyle hayata geçirilen Türk Reasürans, 5 yıllık süreçte 47,6 milyar liralık primin yurtiçinde kalmasını başarıyla sağladı.
Türk Reasürans’ın Gücü ve Etkisi
Türk Reasürans’ın kurulduğu dönemdeki durum, sektörde gerçekleştirdiği gelişmelerle birlikte dikkat çekiyor. Şirketin yönetim kurulu başkanı Koç, Türk Reasürans’ın sektörde özellikle Kahramanmaraş merkezli depremler sonrasında yaşanan zor dönemlerde ne kadar önemli bir rol oynadığını vurguladı. O süreçte, Türk Reasürans’ın hem kendi öz kaynakları hem de devlet desteği ve uluslararası piyasalardan sağladığı reasürans kapasitesi sayesinde birçok sigorta şirketinin teminatsız kalmasına engel olundu. Koç, bu olayların ardından birçok yabancı firmanın teminatlama süreçlerinde sorunlar yaşadığını belirtti. Türk Reasürans, bu zorlu süreçte sektörü ciddi anlamda destekleyerek önemini bir kez daha kanıtladı.
Primlerin Yurtiçinde Kalması
Koç, Türk Reasürans’ın 5 yıllık dönemde 47,6 milyar liralık primin yurtiçinde tutulmasının büyük bir başarı olduğunu söyledi. Eğer Türk Reasürans olmasaydı, bu primlerin büyük bir kısmının yurtdışına gidebileceğine dikkat çekti. Şirketin, kurulduğu günden bu yana yaptığı katkılarla sektöre önemli bir değer kattığını ifade ederek, Türk Reasürans’ın güçlü teminat yapısıyla sigorta sektörünün gelişmesine katkı sağladığını belitmekte. Ayrıca bu süreçte sektörde güven ortamının artırılmasına da yardımcı oldu. Bu durum, Türk Reasürans’ın sektördeki varlığının ve öneminin göstergesi olarak öne çıkıyor.
Büyüme Stratejileri ve Hedefler
Koç, Türk Reasürans’ın gelecekteki büyüme hedefleriyle ilgili bilgiler de paylaştı. Şirketin her geçen yıl öz kaynak büyüklüklerinin artarak devam ettiğini belirten Koç, öncelikle yurtiçindeki teminat ihtiyacını karşılamak için büyüme stratejilerini sürdüreceklerini, ardından da yurtdışına açılacaklarını ifade etti. Türk Reasürans, geçtiğimiz 5 yıl içerisinde iştirakleriyle birlikte 9,3 milyar lira seviyelerine ulaşan öz kaynak büyüklüğü ile dikkat çekiyor. Bu büyümenin devam etmesi bekleniyor. 2023 yılı içerisinde Türk Reasürans’ın 3,1 milyar lira, Türk Katılım Reasürans'ın ise 356 milyon lira net kar elde ettiği duyuruldu. Koç, senenin sonunda Türk Reasürans’ın yaklaşık 4,5 milyar liralık bir kar hedeflediğinin altını çizerek, gelecek yıl içinse bu rakamın 6,5 milyar lira civarında olmasını beklediklerini açıkladı.
Türk Reasürans Genel Müdür Vekili Koç, eksik sigortanın sektörde önemli bir sorun haline geldiğini vurguladı. Enflasyon kaynaklı fiyat artışlarının sigorta bedelinin sigortalanan malın gerçek piyasa değerinin altında kalmasına neden olduğunu ifade eden Koç, Kahramanmaraş merkezli depremler sırasında bu sorunun etkilerinin net bir şekilde görüldüğünü belirtti. Depremler sırasında endüstriyel ve ticari poliçelerin yıllardır düşük enflasyon beklentisiyle yenilendiğini, ancak afetten hemen önce enflasyonun hızlandığını hatırlatan Koç, bu durumun sigorta sektöründe ciddi sorunlar yarattığını kaydetti.
Eksik Sigorta Probleminin Nedenleri
Eksik sigorta durumu, çeşitli sebeplerden dolayı ortaya çıkmakta. Koç, özellikle emtia fiyatlarındaki artışların eksik sigortada belirleyici bir rol oynadığını vurguladı. Örneğin, dışarıdan getirilen bir malın değeri önemli ölçüde artarken, poliçelerde bu artışın yeterince yansıtılamaması ciddi bir sorundur. Petrokimya ve baz metaller gibi belirleyici emtialardaki fiyat dalgalanmaları, poliçelerin güncelliğini yitirmesine ve dolayısıyla eksik sigorta riskinin artmasına neden olmaktadır. Sigorta şirketleri, bu dalgalanmalara karşı önlem almakta yetersiz kalmakta, bu da tüketiciler için kritik bir risk oluşturuyor.
Dağıtım Kanallarının Rolü
Koç, sigorta sektörü için dağıtım kanallarının önemini de dile getirerek, “Doğru bedelle sigorta yapmak çok kritik” dedi. Müşteri ile sürekli iletişim halinde olunması gerektiğini ifade eden Koç, bu bilinci oluşturmanın ilk adımının müşterilere doğru bilgi verilmesi olduğunu belirtti. Yıl sonunda değil, yıl boyunca düzenli olarak müşterilere ulaşarak sigorta bedelinin yeterliliğini sorgulamak gerektiğini vurguladı. Dağıtım kanallarının, sektördeki bu sorunları minimize etmek için proaktif bir yaklaşım sergilemesi gerektiğini ifade eden Koç, böylece eksik sigorta olasılığının azaltılabileceğine inandığını söyledi.
Sonuç ve Öneriler
Koç, sigorta sektörünün sürdürülebilirliği açısından eksik sigortanın çözülmesi gereken temel bir problem olduğunu belirtti. Piyasaların sürekli değişim gösterdiği günümüzde, poliçelerin güncel tutulması önemli bir gereklilik olarak öne çıkıyor. Sigorta şirketlerinin, ekonomik değişimlerin anlık takibini yaparak poliçelerini güncellemeleri ve hem mevcut hem de potansiyel müşterileriyle düzenli bir iletişim içinde olmaları gerektiğini ifade etti. Bu şekilde, hem bireysel hem de ticari sigortalarda eksik sigorta riskinin azaltılabileceği düşünülmektedir.
