Allianz Türkiye, yeni nesil sigortacılık anlayışını benimsemek amacıyla yapay zekâ teknolojilerine yönelik yatırımlarını sürdürüyor. Sağlık sigortası provizyon süreçlerini otomatikleştiren Smart STP projesi ile, insan müdahalesi olmaksızın %92 oranında otomasyon sağlamayı başaran şirket, sektördeki yapay zekâ uygulamalarında çıtayı yükseltiyor. 2025 yılı hedefi olarak 100 milyonuncu provizyon onayına ulaşmayı belirleyen Allianz Türkiye, sağlık sigortalılarının taleplerine anında yanıt vererek hastanelerdeki onay sürecini de hızlandırıyor. Smart STP ile, derin öğrenme algoritmaları ve yeni nesil mimari kullanarak geliştirilmiş bir altyapı sayesinde sürekli olarak gelişen ve genişletilebilen bir sistem oluşturuldu.
Yapay Zekâ Yatırımları ve Vizyon
Dijitalleşme yolunda derinleşen Allianz Türkiye, sigorta sektöründe teknolojinin öncüsü olmayı amaçlıyor. Allianz Türkiye Operasyonlar Genel Müdür Yardımcısı Fahri Kaan Toker, yapay zekânın sadece bir teknoloji değil, aynı zamanda insan hayatına değer katan bir araç olduğuna dikkat çekti. Son üç yılda yapay zekâ projelerine 3 milyon euro yatırım gerçekleştirdiklerini belirten Toker, bu yatırımların sektöre sunduğu deneyimlerin değerli hale geldiğini ifade etti. Operasyonlarını ve iş süreçlerini yapay zekâ gözünden yeniden şekillendirmeyi hedeflediklerini dile getiren Toker, insan yaşamına doğrudan etki eden bir alanda faaliyet gösterdiklerini vurguladı. Bunun yanı sıra şirket, bu teknolojileri kullanarak sigortalıların hayatlarına kalıcı bir katkı sağlamayı amaçlıyor.
Smart STP'nin Önemi
Allianz Türkiye'nin Smart STP projesi, müşteri deneyimini köklü bir biçimde yeniden tasarlamayı hedefliyor. Toker, 2,3 milyon sağlık sigortalısının birinci tercihi olduklarını ve bu nedenle teknoloji kullanarak insan dokunuşunu kaybetmeden daha iyi hizmet sunmaya odaklandıklarını belirtti. Bu yapay zekâ destekli sistem, Türk sigorta sektöründe sağlık sigortası provizyon süreçlerinde karar verme mekanizmasında %92 otomasyon sağlayan ilk örnek olarak dikkat çekiyor. Smart STP, bugüne kadar 10 milyondan fazla sağlık tazminat başvurusunu otomatik olarak işleyerek, kısa sürede 100 milyonuncu provizyon onayına ulaşmayı hedefliyor. Bu girişim sadece teknolojik bir yenilik değil, aynı zamanda sektördeki dönüşümü hızlandıracak bir araç olarak da öne çıkıyor. Toker, bu projenin dijitalleşme girişimlerine ilham vermesini umduklarını ifade etti.
Gelişmiş Altyapı ve Veri Güvenliği
Toker, Allianz Türkiye'nin geliştirdiği yapay zekâ uygulamalarının performanslı ve güvenilir şekilde çalıştığını vurguladı. Bu uygulamaların temelinde sağlam bir altyapı bulunduğunu belirten Toker, veri gizliliğinin önemine dikkat çekerek, kişisel verilerin şirket kontrolünde tutulmasının kritik bir avantaj sağladığını ifade etti. Yapay zekânın asistan gibi çalışmasını sağlamakla birlikte, kontrolün insanda kalmasını garantilediklerini belirten Toker, bu bakış açısının sektördeki iş verimliliğini artırdığını, veri güvenliğini sağladığını ve etik, şeffaf bir yapay zekâ kullanım standardı belirlediğini açıkladı.
Allianz Türkiye'nin bu önemli adımı, sektördeki yenilikçi uygulamaların hız kazanmasına ve müşteri memnuniyetinin artmasına katkıda bulunacak. Yapay zeka destekli sistemlerin benimsenmesi, gelecekte daha akıllı ve hızlı hizmet sunumlarına zemin hazırlarken, sektör genelinde de dönüşümün önünü açacak gibi görünüyor.