Uzay Çöpü Tehdidine Karşı Yeni Sigorta Modeli

Arkisys ve Odin Space, uzay araçlarını yörüngedeki enkaz tehditlerine karşı korumak amacıyla işbirliği yapıyor. Kaliforniya merkezi Arkisys ile Londra merkezli Odin Space, çarpışma risklerine odaklanan ve sensör verileriyle desteklenen yenilikçi bir sigorta modeli geliştirme sürecindeler.

Yörüngedeki enkaz tehdidi giderek büyürken, Kaliforniya temelli Arkisys ile Londra merkezli Odin Space, uzay araçları için çarpışma riskine odaklanan yenilikçi bir sigorta modeli geliştirmek amacıyla işbirliği yapıyor. Uzay çöpü probleminin artış göstermesi, sigorta sistemlerinin yeniden gözden geçirilmesini zorunlu hale getiriyor. Bu iki şirketin birlikte üzerinde çalıştığı yeni yaklaşım, geniş kapsamlı “misyon sigortaları” yerine, özellikle uzay çöpü ve mikrometeoroit çarpışmalarına karşı daha odaklanmış ve ölçülebilir bir sigorta yapısı sunmayı hedefliyor.

Geleneksel sigorta modellerinin revizyonu

Mevcut sigorta sistemlerinin büyük bir kısmı, fırlatma süreçlerini, operasyonel aşamaları, teknik arızaları ve uydu değişimlerini kapsayan geniş paketler halinde sunulmaktadır. Ancak bu geniş kapsamlı yaklaşımlar, primlerin artmasına da yol açmaktadır.

Yeni geliştirilen model, sigorta değerlendirme sürecini sadeleştirerek, temel olarak birkaç soruya odaklanmaktadır: Çarpışma gerçekleşti mi, bu olay ne zaman yaşandı ve hangi kısmı etkiledi? Bu temel sorulara net yanıtlar verebilecek bir sistem oluşturarak, hasar tespitine dair yaşanan anlaşmazlıkları azaltmayı ve sigorta maliyetlerini daha erişilebilir hale getirmeyi hedeflemektedir.

Yörüngede “kara kutu” yaklaşımı

Bu yeni sigorta modelinin temel yapı taşını, Odin Space tarafından geliştirilmiş olan Nano Sensors teknolojisi oluşturuyor. Uzay araçlarına entegre edilen söz konusu sensörler, bir nevi “yörünge kara kutusu” işlevi görerek, çarpışma anında etki zamanını ve aracın hangi bölgesinde hasar meydana geldiğini mümkün olduğunca kesin şekilde kaydediyor.

Elde edilen bu kayıtlar, sigortanın doğruluğu açısından büyük önem taşımaktadır. Çünkü uzayda yaşanan hasar her zaman açık bir çarpışma ile sonuçlanmayabilir. Termal dalgalanmalar, radyasyon, malzeme yorgunluğu ve parçacık çarpmaları da benzer şekilde hasara neden olabilmektedir. Sensörlerden gelen adli nitelikteki veriler, hasarın uzay çöpü ya da mikrometeoroit kaynaklı olup olmadığını tespit etmeyi amaçlıyor. Böylece hasarın kaynağına dair açık ve doğrulanabilir bir kanıt seti oluşturulmuş oluyor.

Bölümlerin ilk uygulaması: Cutter görevi

Nano Sensors teknolojisinin sahada ilk kez kullanılacağı görev, Arkisys’in planlanan Cutter görevi olacaktır. Cutter, yörüngede yük taşınması ve fırlatma sonrası “son kilometre lojistiği” sağlama amacıyla oluşturulmuş bir konsepttir.

Bu görev çerçevesinde, Cutter'ın uzaya gönderilen yükleri belirlenen yörünge noktalarına taşımak veya Arkisys’in Port modüllerine ulaştırmak gibi görevleri bulunmaktadır. Arkisys, bu sayede uzayda kargo ve lojistik gibi bir altyapı oluşturmayı amaçlamakta, Odin Space ise söz konusu ekosistemdeki en önemli risklerden birisi olan enkaz çarpışmalarına karşı ölçülebilir bir güvence sağlamayı hedeflemektedir.

Uzay çöpü denildiğinde genellikle büyük enkaz parçaları akla gelse de asıl risk, boyutu santimetre altının altında kalan minik parçacıklardan kaynaklanıyor. Bu küçük enkazlar çoğu zaman yer tabanlı sistemler tarafından izlenemediği için, etkisiz oldukları düşünülmemeli. Ancak bu durum, onların tehlikesinin azalmasını sağlamıyor.

Küçük Parçacıkların Tehlikesi

Uzayda, yörüngede hareket eden nesnelerin hızı oldukça yüksektir. Hızların 7–8 kilometre/saniye civarında olduğu belirtiliyor. Çarpışma anında meydana gelen göreli hızlar ise 15 kilometre/saniyeye kadar çıkabilmektedir. Böyle durumlarda, çok ufak bir parçanın bile hassas uzay sistemlerinde ciddi hasarlara yol açması mümkündür. Küçük parçaların çarpışma etkisi, büyük parçalarla kıyaslandığında daha fazla risk taşımaktadır, çünkü yörüngede sayıları oldukça fazladır ve tespit edilmeleri oldukça zordur. Örneğin, bu gibi parçacıklar iletişim uyduları veya uzay araçları ile çarpıştığında, can kaybına veya büyük maddi hasarlara neden olabilir. Dolayısıyla, küçük parçaların varlığı, uzay araştırmaları ve teknolojileri için büyüyen bir tehdit oluşturmaya devam ediyor.

Yeni Teknolojilerle İzleme Çalışmaları

Odin Space, küçük enkaz parçalarını öngörmek ve izlemek amacıyla yeni nesil sensörler ve keşif uyduları üzerinde çalışmalar yapmaktadır. Şirket, özellikle izlenmesi zor olan bu küçük parçaların takibinin yapılmasını kolaylaştıracak yenilikler geliştirmek için çaba harcıyor. Son olarak, firma 3 milyon dolarlık tohum yatırım alarak bu hedeflerine ulaşma konusunda önemli bir adım atmış oldu. Bu yatırım, şirketin teknolojilerinin ölçeklendirilmesi ve daha kapsamlı enkaz risk haritalarının oluşturulmasını hızlandırmayı planlıyor. Özellikle uzayda karşılaşılabilecek tehlikeleri minimize etmek için bu tür gelişimlerin önemi her geçen gün artıyor. Eğer bu yeni teknolojiler başarıyla hayata geçirilirse, uzay uçuşları sırasında karşılaşılan daha büyük risklerin üstesinden gelinmesi mümkün hale gelebilir.

İLGİLİ HABERLER